Dersim Barosu, Dersim’deki çevresel sorunlar, HES ve maden ocaklarına ilişkin Gola Çetu’da açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, “Toplum yararını yok sayan yatırımlar, tarihi, kültürel ve doğal varlıklarımızın insan eliyle yok edilmesi, sürdürülebilir yaşamı tehdit etmektedir.” denildi.
Dersim’de hızla artan çevre tahribatına, madencilik faaliyetlerine, hidroelektrik santrali projelerine karşı hukuki ve toplumsal sorumluluklarını dile getirmek için Gola Çeto’da bir araya geldiklerini ifade eden Dersim Barosu Başkanı Doğukan Kudat, “Toplum yararını yok sayan yatırımlar, tarihi, kültürel ve doğal varlıklarımızın insan eliyle yok edilmesi, sürdürülebilir yaşamı tehdit etmektedir. Çevre, yalnızca bugünün değil, gelecek kuşakların da ortak varlığıdır. Anayasa’nın 56. maddesi açıkça, herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğunu ve çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemenin devletin ve vatandaşların görevi olduğunu düzenlemektedir. Dersim’in her bir karış toprağı binlerce yıllık kültürel, tarihi ve ekolojik mirasın sembolüdür. Burada yürütülmek istenen madencilik faaliyetleri ve benzeri projeler, sadece doğayı değil, insan yaşamını, geçim kaynaklarını ve kültürel dokuyu da tehdit etmektedir” dedi.
“YETKİLİLERİ SORUMLU DAVRANMAYA DAVET EDİYORUZ”
Nehirleri ve dereleri soykırıma uğratan uygulamalara karşı vicdani olarak sorumluluk hissettiklerini belirten Kudat, “Bu nedenle; hukuka aykırı projelere karşı tüm yasal yolları kullanacağımızı, ekosistemi tahrip eden hiçbir girişime izin vermeyeceğimizi, halkın yaşam alanlarının ve sağlıklı çevre hakkının korunması için kararlılıkla mücadele edeceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz. Dersim Barosu olarak, çevre hakkının yalnızca hukuki bir mesele değil, insan hakkı olduğunun altını çiziyor, kamuoyunu ve yetkilileri sorumlu davranmaya davet ediyoruz” diye konuştu.