Dersim’in Hozat ve Pertek ilçeleri arasında yer alan Sekasur bölgesinde açılmak istenen pomza maden ocağına karşı köylüler ve çevre örgütleri Hozat merkezde yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi.
Bugün Hozat-Pertek Sekasur Çevre ve Doğa Platformu’nun çağrısıyla Hozat merkezde bir araya gelen köylüler ve çevre savunucuları “Doğama, Suyuma, Toprağıma Dokunma” şiarlı pankartla yürüdü. Munzur Çevre Derneği de “Maden Şirketlerinin Talanına Karşı Birleşelim, Mücadele Edelim” pankartıyla yürüyüşe katıldı. Yürüyüşe, yerlerine kayyım atanan Dersim Belediyesi Eş Başkanları Birsen Orhan ve Cevdet Konak, Munzur Çevre Derneği, Partizan, Emek Partisi Dersim İl Örgütü, Hozat Belediye Başkanı Aydın Kaya, DEM Parti Dersim Vekili Ayten Kordu, İHD Dersim Şubesi, SOL Parti, DEM Parti Dersim İl Örgütü, Sosyalist Meclisler Federasyonu, CHP Tunceli İl Örgütü ve Dersim Dernekleri Federasyonu, Damızlık Keçi Koyun Birliği, Demokratik Alevi Derneği (DAD) katıldı.
Platform adına açıklamayı Karabakır (Bargini) köyü muhtarı Mustafa Rüzgar okudu. Hozat-Pertek Sekasur Çevre ve Doğa Platformu olarak projeye karşı kararlı bir duruş sergileyeceklerini belirten Rüzgar, ekolojik ve kültürel yıkıma karşı kamuoyuna dayanışma çağrısı yaptı. Rüzgar açıklamada şunları söyledi: “Köylerimiz bugün bir maden projesiyle yaşam hakkından, geleceğinden ve inancıyla kurduğu kadim bağdan koparılmak isteniyor. Binlerce insanın yaşadığı bu köylerin tam ortasında pomza adı verilen, bölgeyi alt üst edecek, tüm yaşamı sonlandıracak olan bir maden projesi hayata geçirilmek isteniyor. Bölgeye açılmak istenen pomza madeni ocağı, sadece tarımı, hayvancılığı ve su kaynaklarını değil; aynı zamanda Dersim’in doğayla iç içe yaşayan kültürünü, Alevi inancının kutsal mekânlarını da tehdit etmektedir.”
“İNANÇ ALANLARIMIZ YOK EDİLECEK”
Madenin yapılacağı yürütülecek her türlü endüstriyel faaliyetin inanç alanlarına yönelik açık bir saygısızlık ve tahribat olduğunu belirten Rüzgar sözlerini şöyle sürdürdü: “Bölgede aynı zamanda tarihi eser niteliğinde birçok kaya mezarı bulunmaktadır ve bu bölge yetkili kurumlar tarafından SİT alanı ilan edilmiştir. Dersim, yüzyıllardır doğayla uyum içinde yaşayan halkların, özellikle de Alevi topluluklarının inanç merkezidir. Bu coğrafyada doğa sadece bir yaşam alanı değil; kutsal bir varlıktır. Ağaçlar, dağlar, sular ‘ziyaret’tir, yani kutsaldır. Her biri bir öğretinin, bir yola bağlılığın parçasıdır. Bölgede yer alan Sultan Hıdır, Ağuçan Ocağı ve Dervişcemal mekanına ait kutsal yerler sadece inançsal değil; tarihsel ve kültürel bir değere sahiptir. Ağuçan’a saygıdan ayakkabıyla çıkılmayan bu ziyaretin yüzlerce metre yakınında dinamitler patlatılıp, kazı çalışmaları nasıl yapılır?”
“PROJE HAFIZA ALANLARIMIZA SALDIRIDIR”
“Ormanlarımızın, derelerimizin, içme sularımızın yok edilmesi yaşam alanlarımıza yönelik bir saldırı değil midir?” diye soran Rüzgar şöyle devam etti: “Şirket ‘Biz de bu halkın evladıyız’ diyorsa halkın taleplerine ve itirazlarına kulaklarını tıkayamaz. Şirket diyor ki ‘229 hektar alanı ruhsatlandırdık fakat sadece 13 hektar alanda çalışma yapacağız. Neden hepsini ruhsatlandırdık, çünkü yabancı şirketler gelip bu alanı kullanmasın.’ Biz de diyoruz ki böyle bir şey hayatın olağan akışına aykırıdır, inanmıyoruz. Diyorlar ki ‘Pomza çıkardığımız alanı tekrar ağaçlandıracağız. Yani Pertek’teki en fazla ağacın olduğu bu bölgede ormanın yok edileceği itiraf ediliyor. Bizim köylerimiz, yaşam alanlarımız, ziyaretlerimiz, tarihsel hafızamız yok olduktan sonra neyi geri getirebilirsiniz?”
“PROJEYE RAZI DEĞİLİZ VE RAZI GELMEYECEĞİZ”
Pomza madeninin tüm su kaynaklarını kurutacağını ve yok edeceğini vurgulayan Rüzgar, “Bu projeye karşı ÇED sürecinin işletilmemesi, yerel halkın bilgilendirilmemesi, kutsal alanların göz ardı edilmesi gibi birçok gerekçeyle hukuki girişimlerimizi başlattık. Ziyaretlerimize, derelerimize, ormanlarımıza sahip çıkıyoruz. Yalnızca mahkemelerde değil; dost meclislerinde, cem evlerinde, dağ başlarında ve köy meydanlarında, sokaklarda bu sesi büyüteceğiz. Tüm çevre örgütlerine, inanç kurumlarına, demokratik kitle örgütlerine, vicdan sahibi tüm yurttaşlara: Dersim’in doğasına, kutsal mekânlarına ve köylerine sahip çıkın. Bu sadece bir maden karşıtı mücadele değil; bir inancın, bir yaşam biçiminin, bir coğrafyanın savunusudur.” Dedi.
Basın açıklamasında Munzur Çevre Derneği, Hozat Belediye Başkanı Aydın Kaya, Dersim vekili Ayten Kordu, DEDEF, EMEP ve avukat Kenan Çetin konuşmalar gerçekleştirerek mücadele çağrısı yaptı.
(HABER MERKEZİ)