HABER MERKEZİ- İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Kürt halkını ve Kürt hareketini tehdit eden açıklamaları sürerken Cumhurbaşkanı Erdoğan da HDP’nin parlamentoya girmesine destek verenleri tehdit etti. Erdoğan, AKP 5. Olağan Kadın Kolları Kongresi öncesi dışarıda bekleyen kalabalığa seslenirken şu ifadeleri kullandı:
“Şehit yakınlarımız gönüllerini ferah tutsun. Bir haftada 56 teröristi imha ettik. Onlar inlerine girecek. Biz onları inlerinde takip edeceğiz. Bu devlet kime şefkat göstereceğini kime de kadife eldivenin içinde demir yumruğunu indireceğini çok iyi biliyor. Parlamanetoya girsinler diye onlara destek verenler de bunun hesabını verecekler. Nereye gizlenirse gizlensinler. Nereye kaçarlarsa kaçsınlar. Sırtlarını kime dayarlarsa dayansınlar. Alçaklardan katliamların hesabın muhakkak soracağız.”
Hükümet, Kürt hareketine karşı yeni saldırıların işaretini verirken psikolojik savaş yöntemleri de devreye giriyor. PKK’ye karşı operasyonlar yoğunlaştırılırken, legal demokratik Kürt siyaseti de hedefte. HDP’den milletvekili seçilen Leyla Güven tahliye edilmezken HDP’li vekiller hakkında daha şimdiden soruşturmalar başlatılıyor.
AKP ve Erdoğan parlamenter alanda Kürt hareketine karşı yürüttüğü saldırı politikasını sadece HDP ile sınırlı tutmayarak, “HDP’yi meclise soktular” söylemiyle CHP’ye de gözdağı veriyor. Bu tehditlerin ve yürütülen psikolojik savaşın parlamentoda HDP’yi yalnızlaştırmaya, işçi sınıfına ve Kürt ulusuna yönelik saldırı politikalarında İyi Parti ve CHP’yi de teslim almaya dönük olduğu görülüyor. Hükümet kanadından ardı ardına gerçekleştirilen tehditler ilerleyen süreçte parlamenter alanda daha ne gibi gelişmelerin olacağının da işaretini verir nitelikte.
