HABER MERKEZİ- Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) sağlık çalışanlarının tükendiğine dikkati çeken online bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. R. Şebnem Korur, TPD Başkanı Dr. Ömer Böke ve TPD Ruhsal Travma ve Afet Psikiyatrisi Çalışma Birimi Koordinatörü Dr. Kerem Laçiner katıldı.
TTB Merkez Konseyi Başkanı Korur, ülkenin dört bir yanında birçok sağlık emekçisinin “Tükeniyoruz” çığlığı ile eylem yaptığına değinerek, dinlenme alanı olamayan çalışma ortamının, kişisel koruyucu ekipman eksikliğinin yanı sıra şiddete maruz kalmanın tükenmeye neden olduğunun altını çizdi.
TPD Başkanı Böke de tükenen sağlık çalışanlarının ya istifa ettiğini ya emekliye ayrıldığını ya da intihara sürüklendiğini ifade ederek, sağlık çalışanlarının toplu tükenmesi neticesinde bu sorunla baş edecek başka bir meslek grubu olmadığını belirtti.
Toplantıda, sağlık çalışanlarının ruh sağlığının korunması ve tükenmelerinin önlenmesi için gerekli sistemsel çözümlerin ve önlemlerin alınması gerektiği çağrısı yapıldı.
SAĞLIK ÇALIŞANLARININ YÜKÜ ARTTI
Ortak açıklamayı okuyan TPD Ruhsal Travma ve Afet Psikiyatrisi Çalışma Birimi Koordinatörü Dr. Kerem Laçiner, “Sağlık çalışanları Covid-19 hastalığına toplumdan 14 kat daha sık yakalanıyor. Yükleri günden güne artan sağlık çalışanlarının çalışma koşulları ve ücretlerinde bir iyileşme olmadığı gibi saygı göremeyip, idareciler tarafından ‘kendilerini hastalandırmak’la suçlanıyor. Sağlık çalışanlarının ne beden enerjisi, ne ruhsal gücü sonsuzdur. Sağlık çalışanlarının tükenmesi, toplum sağlığı için Covid-19 kadar önemli bir sorundur” dedi.
TÜKENEREK ÖLÜYORLAR
Tükenmişlik kavramının kişinin bedensel ve ruhsal enerji kaynaklarının bitmesini ifade ettiğini söyleyen Laçiner, şunları dile getirdi:
“Sağlık çalışanlarının yaşam ile ölüm arasında bıçak sırtında çalışması ve gittikçe artış gösteren şiddet görme riski nedeniyle tükenmişlik olasılığı yüksekti. Küresel salgınla birlikte aile bireylerine, yakınlarına virüs bulaşma ve hastalanma riskinin de yükü eklendi.
Bulaş riski yüksek olan sağlık çalışanlarına tarama testleri çok az uygulandı ya da hiç uygulanmadı. Sağlıkçılar, bulaştırıcı olup olmadığı kaygısı içinde kaldı. Aile bireylerinden ayrı yaşama ya da aynı evin içinde uzakta durma gibi nedenler de tükenmişliği artırdı.
Hastalanan sağlık çalışanlarının göreve dönmelerinin hemen ardından ani ölümleriyle karşılaşılması, tıbbi yönden ‘göreve başlama’ ölçütlerinin uygulanmasında duyarlık gösterilmediğinin göstergelerinden oldu. Pek çok ilde toplu istifalar olurken pek çok çalışan da emekliye ayrıldı ve bu dönemde intihar oranlarında artış oldu.“
RUH SAĞLIĞI TEDAVİLERİ AKSATILDI
Çin ve İtalya’da hayata geçen uygulamalar ile ruh sağlığı destek sisteminin ne kadar önemli olduğunun ortaya konulduğunun altını çizen Laçiner, “Ülkemizde ise ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanı ve asistanı hekimler pandemi servislerinde pratisyen hekim olarak görevlendirildi. Bu uygulama, çok sayıda uzman adayının eksik eğitimine yol açtı, ruh sağlığı sorunu olan bireylerin tedavilerinde aksamalara neden oldu” dedi. Laçiner, bu uygulama ile ruh hekimlerinin, sağlık çalışanlarının hastane içinde ruh sağlığını yükseltme, tükenmeyi önleme için program hazırlama ve uygulama olanağını da ortadan kaldırdığını belirtti.
