HABER MERKEZİ- Osmaniye Devlet Hastanesi’ne gelen savcısı, sırası gelmediği için kendisini muayene etmeyen doktoru gözaltına aldırdı. Doktor ifade işlemleri ardından serbest bırakıldı.
Osmaniye Devlet Hastanesi’ne ortopedi servisine muayene olmak için giden Osmaniye Cumhuriyet Savcısı Mehmet Bülbül, ortopedi doktoru Kemal Gökhan Günel’e sırası ve randevusu olmadan muayene olmak istedi. Günel’in bunu reddetmesi üzerine yaşanan tartışma sonrası doktor Günel karakolda ifadeye çağrıldı. Meslektaşlarıyla birlikte karakolda ifade veren Günel, serbest bırakıldı.
‘BANA AKIL VERME, BANA BAKACAKSIN’
Doktor Günel, yaşanan olayı şöyle anlattı: “Bugün odamıza izinsiz girme olayı yaşandı. Başka bir hastayı muayene ederken kapı şiddetli bir şekilde çalındı. Sekreterim Defne hanım kapıya doğru yönelmiş. Defne hanımı iterek içeri girmiş, ‘Ben başsavcıyım’ diyerek içeri giriş yapmış. Ben hastanın işini bitirdiğimde beni acilden aradılar. Acilden arandıktan sonra tam telefonu kapattığım an ‘Bana bakacak mısın’ diye biri seslendi. Kendisine dönüp ‘Sorun neydi?’ dedim. Kendisi, başka bir hekim arkadaşımıza daha önce muayene olduğunu, kontrol zamanının olduğunu, kontrolünün yapılmasını istediğini söyledi. Bu işlerde ilk doktorunuz kimse ondan randevu almanız lazım dedim. Durumunuz acil değil diye belirttim. Şahıs, ‘Bana akıl verme, bana bakacaksın’ diye bir girişimde bulundu. Çok şaşırdım. Böyle bakmamız mümkün değil dedim. ‘Ben Cumhuriyet başsavcıyım, seninle uğraşırım’ dedi. Bizim kendi haklarımız var dedim. Gerekli yerlere gidip şikayette bulunabileceğini söyledim. Bunun üzerine şahıs odadan çıkmadı. Sesini yükseltip parmak sallamaya başladı. Normal yolla konuşmama rağmen bana bağırarak konuşma demeye başladı. Beyefendi, sizinle diyalog kuramıyorum’ deyip odadan çıkıp gittim.
POLİKLİNİĞİ KAPATIP HASTALARI KAPININ ÖNÜNE KOYDU
Geri döndüğümde bir baktım ki bizim polikliniğimiz kapanmış. Hastaların hepsi kapının önünde bekliyor. Biz anahtarımızla içerip girip bir baktık, savcı bey orada oturuyor. ‘Bakın, diğer hastaların işini yapmamızı engelliyorsunuz, nüfuzunuzu kullanarak diğer hastaların sağlık hakkını işgal ediyorsunuz’ dedik. Sinirlendi, bağırmaya, parmak sallamaya başladı. Böyle olunca güvenliği çağırdık. Güvenlikten 2 kişi geldi. Herkesin gözü önünde dışarı çıkmasını istedim. ‘Ben gerekli yerleri aradım, bak nasıl sana kendime baktıracağım, seninle ilgileneceğim’ diye tehditler savurdu. Odadan çıkıp gittim. Hastanenin başka birimleri şahsı dışarı çıkardı. Hastalara bakarken öğrendim ki mevcutlu bir şekilde karakoldan isteniyormuşum. Tamamen keyfi bir uygulama şeklinde. Biz adam öldürmedik, kimseyi yaralamadık, sadece usulsüz sıra isteyen birisine sıra vermemiz mümkün değil diyerek ters kelepçeyle sorguya götürülmem gerekiyormuş. Ben hastanede bu arada nöbetçiydim. Hastanede nöbetimi bırakıp gitmek zorunda bırakıldım.”
